Balkanların dört ülkesinde TKB incelemesi | ÇEKÜL

Balkanların dört ülkesinde TKB incelemesi

17.07.2012

Tarihi Kentler Birliği üyeleri, her yıl düzenlenen yurtdışı inceleme gezileri kapsamında bu kez Balkan ülkelerini ziyaret etti. Bosna Hersek, Hırvatistan, Karadağ ve Makedonya’daki Osmanlı’nın izleri, savaşların ardından başlatılan tarihi ve doğal dokuyu koruma çalışmaları, somut olmayan kültürel mirasın-yaşam kültürünün yansımaları, eski kent dokusuyla modern kentleşme arasındaki geçiş, kültür turizmi gibi konular detaylarıyla incelendi; TKB yöneticileri resmi temaslarda bulundu.

İnceleme gezisine, TKB ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey, TKB Danışma Kurulu ve ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen, TKB Danışma Kurulu ve Encümen üyeleri, Türkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Hayrettin Güngör, üye belediyelerin başkanları ve alanda çalışan uzman ekipleri katıldı. VIP Turizm tarafından organize edilen geziyi, iki grup halinde yaklaşık 250 kişi takip etti.

Savaşın izlerini sarmaya çalışan Bosna-Hersek’in başkenti Saraybosna, Hersek bölgesinin başkenti ve 2005 yılında Dünya Miras Listesi’ne giren Mostar, Hırvatistan’ın Adriyatik Denizi sahilindeki, Ortaçağ eserlerinin yoğun olduğu kent Dubrovnik, Karadağ’ın kıyı kenti Kotor, Makedonya’nın göl kenarındaki Dünya Mirası Kenti Ohri ve başkenti Üsküp TKB üyelerinin durakları oldu.

ÇEKÜL Vakfı ve TKB’nin vurguladığı koruma yaklaşımlarından biri olan “kale-çarşı-mahalle” üçlemesinin Balkan kentlerinde somut örnekleri görüldü. Yakın tarihli savaşlara rağmen özellikle Saraybosna ve Mostar’daki koruma uygulamalarının hızla ilerlediği; eski kent dokusundaki çalışmaların konutlarıyla, kültürel-sosyal merkezleri ve gece-gündüz yaşayan çarşılarıyla, insan-doğa ve kültür öncelikli yaklaşımlarla bütün olarak ele alındığı gözlemlendi. Bosna-Hersek’teki kaleler, evler, sular, köprüler, sokaklar, çocuklar acıların arasından sıyrılarak yaşamın devam eden yüzünü yansıtmak için çabalıyor.

Saraybosna

Mostar

Hırvatistan'ın  Yugoslavya'dan ayrılışı sırasında çıkan iç savaşta, Sırp saldırıları nedeniyle  Ortaçağ’ı yansıtan tarihi dokusu önemli ölçüde zarar gören Dubrovnik, UNESCO'nun başlattığı restorasyon çalışmaları ile eski görünümüne kavuşmak üzere. Plaj ve botanik bahçeleriyle ünlü Lokrum Adası, kenti çevreleyen surlar ve Dubrovnik Katedrali ile Balkan ülkeleri arasında turizm odağı konumunda.

Dubrovnik

2006’da bağımsızlığını ilan eden Karadağ’ın kıyı kentlerinden Kotor ise dar sokakları, abbaraları,  sanatla iç içe sokaklarıyla, tarihi dokusunu koruyan, aynı zamanda sadece koruman değil yaşatmanın da bilincinde bir kent görüntüsü sunuyor.

Kotor

Ohri

TKB üyelerinin son durağı Vardar nehrinin iki kıyısına kurulmuş Makedonya’nın başkenti Üsküp oldu.  Osmanlı eserleri arasında en bilinenlerinden biri olan Taş Köprü’nün, Küçükçekmece’deki Mimar Sinan Köprüsü ile benzerliği dikkat çekti. Üsküp, dokusu korunmuş eski Türk çarşısı, kalesi, saat kulesi, camileri ve Osmanlı’nın sivil mimarlık örnekleriyle Balkanların ortasında bir geçiş noktası konumunda. 

12-15 Temmuz tarihlerindeki “Balkan Ülkeleri Kültürel ve Teknik İnceleme Gezisi” ile kısa sürede dört ülkeyi inceleyen TKB üyesi belediye başkanları, TKB danışma kurulundaki bilim insanları ve alanda çalışan uzman ekipler, yaptıkları gözlemler ve kurdukları temaslarla ülkeye yoğun bilgilerle döndü. Balkan ülkeleriyle geçtiğimiz yılarda başlayan temasların pekişerek sürdürülebilir olmasının temelleri güçlenmiş oldu. Türkiye’deki koruma hareketinde üretilen yaklaşım ve uygulamalar, TKB ve ÇEKÜL’ün teknik destek ekipleri ve uzmanların katkılarıyla Balkan ülkeleri ile paylaşılıyordu. Yorucu fakat verimli geçen incelemelerin ardından, işbirliğinin güçlü devam etmesi için yeni bir sürece girildi. TKB üyeleri bu süreci yakından takip edecek.