GELENEKSEL ANADOLU MİMARLIĞINA TUTKUN BİR ÇEKÜL’LÜ Y.METİN KESKİN | ÇEKÜL

GELENEKSEL ANADOLU MİMARLIĞINA TUTKUN BİR ÇEKÜL’LÜ Y.METİN KESKİN

24.08.2009

ÇEKÜL Vakfı’nın kıdemli yol arkadaşlarından y.mimar Y.Metin Keskin, Anadolu kentlerinin bugüne taşıdığı köklü değerlerin ve kültürel çeşitliliğin ürünü olan geleneksel konutların, medreselerin, camilerin, kent meydanlarının en sadık izleyicilerindendir. Onun elinden çıkan eskizlerde, suluboyalarda farklı bir hayat bulan Anadolu’nun mimarlık geleneği,  kitaplarda, afişlerde, haritalarda ve gerçek zamanda yeniden yaşamaya başlar; çizimlerin ardından sayısız kentte hayata geçmeye hazır restorasyon projeleri gelir. ÇEKÜL Vakfı Yüksek Danışma Kurulu Üyesi y. mimar Keskin, Anadolu’daki korumanın serüveniyle kesişen öyküsünü ve tanık olduğu değişimle ilgili gözlemlerini bizlerle paylaştı.

1958 yılında İstanbul’da doğan Metin Keskin İstanbul Erkek Lisesi’ni bitirdikten sonra, İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nden mimar olarak mezun oldu. Yıldız Teknik Üniversitesi Restorasyon Bölümü’nde yüksek lisansını tamamladı. Serbest mimarlık çalışmalarının yanı sıra,  Arkitekt dergisinde geleneksel Anadolu mimarlığı ile ilgili suluboya, desen, yazı ve fotoğraf çalışmaları yapmayı da sürdürdü.

Üniversite yıllarında, henüz öğrenciyken Prof. Dr. Metin Sözen’le tanıştı ve ÇEKÜL Vakfı’nın kuruluş sürecinin içinde yer aldı. O gün bugündür, ÇEKÜL’ün sayısız çalışmasına gönüllü katkılarıyla her zaman destek oldu. ÇEKÜL’le iç içe geçmiş bir yaşamın ardından şu değerlendirmeyi yapıyor: “Vakfın doğal ve kültürel varlıkların korunarak yarınlara taşınmasını hedefleyen, gönüllülük esasını temel alan, kültürel birikime dayanan yapısından hepimiz, bireysel ve toplumsal sorumluluk boyutunda çok şey öğrendik. ÇEKÜL, konan hedeflere herkesin üstüne düşeni yapmasıyla ulaşılabileceğinin bir örneğini gerçekleştirdi. ÇEKÜL Vakfı ve Metin Sözen ile birlikteliğimiz süresince, vakfın yol göstericiliği ile birey ve kurumlarımızda yaşanan değişimi yakından izleme şansını yakaladım. Kültürel kimliğin bütün boyutlarıyla korunmasının ve ortak amaçlara yönelik ileri hedeflere ulaşabilmenin, kurumsal yapılanma içinde, kamu-yerel-sivil-özel birlikteliğiyle başarılabileceğine, yaşama taşınan örnekleriyle tanık oldum.”

“Değişim, kentin sahiplerinin yüzüne yansıyor”
Metin Sözen ile başlayan yolculuğunda gözlemlediklerini ise şöyle özetliyor: “Yaşadığımız kentler tarihsel ve mekânsal süreklilikleriyle kimliğimizi tanımlar. Kentlerin korunması ve geleceğe taşınması, sahip olduğumuz birikimin, kültürel çeşitliliğin, ortak belleğin bir anlatımıdır.  Değişim sürecinde birikimli geçmişinden uzaklaşan kentler tarihsel-mekânsal sürekliliğini yitirmekte, artık bizi gerektiği gibi temsil edememektedir.”

Keskin’e göre, ÇEKÜL Vakfı çizdiği yol haritaları ve hazırladığı kimlikli projelerle, kentlerin yüzyıllardır sakladığı köklü değerlerin geleceğe aktarılmasında, çağdaş gereksinmeleri gözeterek yeni yapılanmaların da tohumlarını atıyor. Kentin kimliğine ilişkin kavramlar yeniden tanımlanıyor. Projelerin yaşama aktarılmasında kentin sahipleri, farklı boyuttaki katkılarıyla, sürekliliğini yitirdiğimiz kültürel zincirin halkalarını yeniden onarmak için çabalıyorlar. Tamamlandığında ise o proje yaşama katılarak kentin ve kentlilerin bir parçası konumuna geliyor. “Proje sonlandığında değişenin yalnızca fiziki bir alan, bir meydan, bir sokak olmadığı, değişim sürecinin kentin tüm değerlerini kapsadığı, kentin sahiplerinin yüzlerine yansıdığı” görülüyor. 

Denizli Yol Haritası inceleme gezisi (2008)

Anadolu’da her dakikası dolu geçen yıllar…
Gümüşhane, Bilecik, Birgi, Sivas, Divriği, Isparta, Hasankeyf, Harput, Karaman, Kastamonu, Kars, Mardin, Uşak, Denizli, Buldan, Bursa ve nicelerinde yıllardır pek çok projeye Zuhal Keskin ile birlikte imza atan Metin Keskin, son yıllarda üzerinde yoğun çalıştığı “Kültür Kenti Sivas” projesiyle bir Selçuklu kentini yeniden görünür kıldı; “ÇEKÜL Vakfı olarak Anadolu’da izlerini bırakan uygarlıkların yaratıcı yapısıyla ortaya konan sanat ve mimarlık ürünlerinin korunması ve geleceğe aktarılması boyutunda birçok çalışma yürüttük. Bunların içinde en önemlilerinden biri “Kültür Kenti Sivas” projesiydi.

Sivas inceleme gezisi (2006)

Banaz inceleme gezisi (2008)

Sivas’ta, kültürel sürekliliğin simgesi konumundaki yapıların farklı birikimlerinin değerlendirilebileceği esneklikte mekânlara dönüştürülmesi amacıyla bir dizi proje hayata geçirildi. Anadolu mimarlığı açısından büyük değer taşıyan Buruciye Medresesi, İzzettin Keykavus Medresesi ve Şifahanesi, Çifte Minareli Medrese ile birlikte, Sivas Hükümet Konağı, Kale Camisi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna dair kararların en zor koşullarda alındığı yapı olan Atatürk Kongre Müzesi’nin içinde bulunduğu Selçuklu Parkı ve Kent Meydanı Projesi, Tarihi Kentler Birliği tarafından 2006 yılında “Metin Sözen Büyük Ödülü”ne uygun görüldü. Bu kapsamlı projede Buruciye Medresesi, İzzettin Keykavus Medresesi ve Şifahanesi, Sivas Hükümet Konağı Projeleri kentin sürekliliğinin farklı boyutlarda değerlendirileceği mekânlar olarak planlandı ve tasarlandı.

Sivas inceleme gezisi (2008)

“Kültür Kenti Sivas” projesi kapsamında Ulusal Mimarlık Dönemi’ne ait sanat okulunun çağdaş ilkeler gözetilerek planlanan iç mekanlarıyla Sivas Arkeoloji Müzesi’ne dönüştürülmesi, Ziya Bey Kütüphanesinin restorasyon projesi, Selçuklu konut geleneğinin yansımasının günümüzde izlenebildiği bir dizi Divriği evinin projelendirilmesi ve onarımı, Alaca Han ve Camisi’nin projelendirilmesi ve bölgedeki diğer hanlarla ilişkilendirilerek yaşama geçirilmesi çalışmaları ÇEKÜL Vakfı’nın önderliğinde gerçekleştirildi.

Zamanın Durduğu kent Mardin’de Kent Müzesi Projesi…
ÇEKÜL Vakfı Yüksek Danışma Kurulu üyesi y. mimar Metin Keskin, ÇEKÜL Vakfı’nın müzecilik yaklaşımını ve Mardin Kent Müzesi çalışmalarını şöyle özetliyor; “Kenti kent kılan her öğeyi içeren bir yaklaşımla kentlerin kültürel mirasının korunmasında ve geleceğe aktarılması yolunda önemli bir adım olan kent müzeleri, ÇEKÜL Vakfı’nın önderliğinde yaşama geçiriliyor. Bu kapsamda Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi ve Dilek Sabancı Sanat Galerisi de, Prof. Dr. Metin Sözen’in başkanlığında, tasarım ve mimari projesi benim sorumluluğumda hayata geçirildi. Kent müzesi projesini Mardin’in dünya kenti olması yolunda önemli bir adım olarak görüyorum.”

Mardin inceleme gezisi (2007)

Cenova Armaları Müzesi Projesi TKB’den ödül aldı
Keskin’in projelerinden bir diğeriyse Amasra için hazırladığı Cenova Armaları Müzesi. Proje, Amasra Kalesi içinde yıkık durumda bulunan Cenova Şatosu’nun onarılarak Cenova armalarının sergilendiği bir mekân olarak, kentin geçmişiyle bağ kuran bir kültür merkezine dönüştürülmesini hedefliyor. Bu proje 2007 yılında Tarihi Kentler Birliği tarafından Proje Ödülü’ne uygun görüldü. Proje, Türkiye’de cam ve çelik gibi malzemelerle sade bir müzecilik anlayışını sergilemesi bakımından bir ilk olarak kabul ediliyor.

ÇEKÜL Vakfı’nın Anadolu’da gerçekleştirdiği projeler kapsamında Birgi Çevre-Kültür Evi, Gümüşhane’de tarihsel dokuyu oluşturan geleneksel konutların projelendirilmesi, Karaman kent meydanı, Harput Şefik Gül Çevre-Kültür Evi, Kars Aynalı Köşk, Taraklı Eski Hükümet Konağı, Bursa Hanlar Bölgesi Projesi gibi farklı ölçeklerdeki çalışmalar, Metin Keskin’in tükenmeyen enerjisi ve koruma hareketine olan gönülden bağıyla hazırlandı.

Birgi Kenti

Uygarlıklar Afişi

ÇEKÜL Vakfı’nın yürüttüğü Gençlik Birimi Anadolu Seminerleri, “7 Bölge 7 Kent”, “Kendini Koruyan Kentler”, “Sinan’a Saygı” gibi projelere de desen ve afiş tasarımlarıyla katkıda bulunan Keskin, Prof. Dr. Metin Sözen’in “Anadolu’da Ev ve İnsan”, “Türklerde Konut Kültürü” kitaplarının fotoğraf editörlüğünü yaptı.

Sinan'a Saygı Projesi Mostar'dan Mekke'ye Gezi Haritası

Sinan'a Saygı Projesi Afişi

Anadolu varlıklarının korunması için, ÇEKÜL Vakfı’nın neredeyse tüm projelerinde gönüllü olarak yer alan Keskin, Temmuz ayında Buldan’da yapılan “Yaz Okulu”nda “Eskiz ve Suluboya” atölyesinde hem üniversite öğrencileri hem de kentlilerle keyifli zaman geçirdi.


Buldan Yaz Okulu (2009)

Koruma bilinci, Metin Keskin gibi yolları ve zamanı engel görmeyen, özverili, duyarlı, alçakgönüllü, bilinçli bireylerin değerli katkılarıyla günümüzdeki başarısına ulaştı. Korumacılığın gönüllü hareketi, yetişen yeni kuşakların katılımıyla her geçen gün artarak devam ediyor.


ÇEKÜL Afişi