SİVAS HEDEFİNE HIZLA İLERLİYOR | ÇEKÜL

SİVAS HEDEFİNE HIZLA İLERLİYOR

22.07.2005

ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen,  “Kendini Koruyan Kentler” projesi kapsamındaki öncelikli yerleşmelerden biri olan Sivas’da, bir dizi toplantılara ve gezilere katıldı. 8-11 Temmuz tarihleri arasında, gerçekleştirilen tüm projeler ayrıntılı incelendi, niteliklerine uygun bitirilmesi için yerinde kararlar alındı. Sivas Valisi Dr. Hasan Canpolat’ın “Kültür Kenti Sivas”, “Dünya Kenti Divriği” başlıklı, kapsamlı bir planın parçası olarak sürdürdüğü uygulamalar, geziler ve değerlendirme toplantılarıyla da yeni bir ivme kazandı, birbirini izleyen gelişmelerin önü açıldı.

Sivas’ın Kangal, Divriği, Hafik, Ulaş ilçeleri ve Acıyurt Köyü’nü de ziyaret eden Hasan Canpolat ve Metin Sözen, kamu-yerel-sivil-özel birlikteliğinde yürütülecek yeni projelerin oluşturulmasına da katkıda bulundular. Dört günlük gezi, yerel ve ulusal basına geniş bir biçimde yansıdı.

İncelemeler sonucunda, çalışmaların bir bölümünün öncelikle Sivas merkezinde yoğunlaştığı görüldü. “Osman Ağa Konağı” ile başlatılan restorasyon çalışmalarının, kısa zamanda “Hükümet Konağı”na kadar genişletilmesi, umutlu bir aşama olarak nitelendirildi. Birkaç ay sonra yeniden düzenlenecek “Hükümet Konağı”nın farklı niteliklerle donatılmış olarak kentin yaşamına katılması, bu arada, sınırlı sayıda günümüze ulaşabilmiş Sivas’ın özgün geleneksel konutlarının tümüyle yeniden değerlendirilmesi, farklı bir aşamaya gelindiğinin işaretiydi. Sivas Valiliği, Sivas Belediyesi, Cumhuriyet Üniversitesi’nin ortak bir hedef belirleyerek, geleneksel konutların kimliklerine uygun yaşamaları için, birlikte işlevlendirmeyi sağlamaları istendi.

“Kültür Kenti Sivas” başlığı altında, yerel-ulusal-evrensel boyutları içeren program doğrultusunda başlatılan, başta “Hükümet Konağı”, “Jandarma Binası”, “Atatürk Kongre Müzesi”, “Çifte Minareli Medrese”, “I. İzzettin Keykavus Şifahane ve Medresesi”, “Kale Camii”, “Kale Hamamı”, “Buruciye Medresesi” ve “Kitaplık” olmak üzere, Ortaçağdan günümüze akıp gelen bu özgün dokuyu, bütüncül bir yaklaşımla günümüz yaşamına katma girişimi, adım adım izlendi. Bunların başında gelen “Buruciye Medresesi”nin, zeminine kadar araştırılarak yeniden ele alınıyor olması ve onarımıyla birlikte kültür yaşamına öncelikli kazandırılması, bu konuda yoğun çaba gösterilmesi herkesin umutlarını artırdı. Medrese’nin hemen yanında yer alan “Kitaplık”, farklı işlevlerle donatılmak üzere yeniden tasarlanıyor.

Sivas “Müzeler Kenti” olma yolunda

“Eski Sanat Okulu”nun, yapılan son ayrıntılı çalışmalarla “Arkeoloji Müzesi”ne dönüştürülmesi, kent için farklı bir boyutu simgeliyor. Yakında onarımı bitirilecek olan tarihi “Ziya Bey Kütüphanesi”, araştırmacılar için önemli kaynakların toplandığı özgün bir merkez haline getiriliyor. Rölöve ve restorasyon projeleri bitirilmek üzere olan “I. İzzettin Keykavus Şifahanesi”, Ortaçağ Anadolusu’nun sağlıkla  ilgili araştırmalarına kaynaklık edecek. Böylece tarihsel ve kültürel yapılar birbirinin ardından sanat ortamına açılarak, “Müzeler Kenti Sivas” düşüncesine güç kazandıracak.

Bu çalışmalara koşut olarak, ilçe ve köylerdeki gelişmeler de dikkatle izlendi. “Hafik”te günümüze ulaşabilen geleneksel dokuların yeniden irdelenmesine, bu çerçevede karar verildi. Özenle onarılıp Hafik Kültür ve Sanat Evi  adıyla açılışı yapılan tarihi yapı, düzenlenen sergiler ve geleneksel sanatlar konusundaki ürünler açısından umut vericiydi. İlçelerde benzer örneklerin çoğaltılmasının gerekliliği bir kez daha vurgulandı. İnsanların su kenarında yerleşmelerinin ilk belirtilerini çevresinde barındıran “Hafik Gölü”nün, özel bir yaklaşımla değerlendirmeye alınması uygun görüldü.

“Mihrali Bey Konağı” Acıyurtlu’lara Emanet!

Sivas’ın önde gelen projelerinden biri olan Ulaş ilçesine bağlı “Mihrali Bey Konağı”ndaki incelemeler sırasında, Konağın bitirilecek olan birinci bölümünün Ağustos ayının sonlarına doğru açılması kararlaştırıldı. Çok zor koşullar altında Vali Canpolat’ın özel ilgisiyle yıkılmaktan kurtarılan bu yapıda çalışan, başta ÇEKÜL Vakfı Sivas İletişim Danışmanı Burhan Bilget olmak üzere emeği geçen herkes kutlanarak, kalan diğer bölümlerin de benzer biçimde bitirilmesi istendi. Yakınındaki Acıyurt Köyü’nde yapılan toplantıda da konağın yaşatılmasının köy halkının sorumluluğunda olduğu belirtilerek aynı ustaların elinden çıkan köy camisi ve çevresinin yeniden düzenlenerek ortak bir programa bağlanması kararlaştırıldı.

Yine bu çevrede önemli bir Hitit yerleşmesi olan “Sarissa” da dikkate alınarak, “kültürel turizm” açısından farklı bir programın üretilmesi gerekliliği vurgulandı. Benzer durumun, projeleri tamamlanmak üzere olan “Alacahan” için de söz konusu olduğu belirtildi, değişik nitelikteki kültürel etkinlikler için program geliştirilmesi önerildi.

Bakan Koç’tan Projelere Bütçe Desteği

Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’a da gözlemler ve sonuçları aktarılarak, başkanlığında yapılan, Sivas Valisi Dr. Canpolat, Erzincan Valisi Refik Öztürk, Yukarı Fırat Havzası’ndaki kaymakam ve belediye başkanları ile yapılan toplantıda, “Divriği Ulu Cami ve Sifahanesi”nin sağlıklı bir sürece ulaştırılması, herkesin ortak kararı oldu. Restorasyonu biten “Sancaktar”, “Ayanağa” ve “Demiralay” konaklarıyla, restorasyonu yeni başlayan “Şeyhoğlu Konağı” ziyaret edilerek, son gelişmeler tartışıldı, “Mühürzade Konağı”nın da projesinin  bitirildiği öğrenildi.

Bakan Koç’un, ilçe yetkililerinin tarihi mirasın korunması konusundaki projelerine verdiği bütçe desteği sevinç yarattı, ortak bir hareket içinde olmalarının gerekliliği de bizzat kendisi tarafından vurgulandı. Divriği’de birbirini izleyen özgün geleneksel konutların onarılması ve işlevlendirilmesi projesi ise, tüm katılanlar tarafından örnek nitelikte bir çaba olarak görüldü, sürekliliğin sağlanması için Bakan Koç da destek sözü verdi.

Sivas ve Divriği başta olmak üzere diğer yerleşmelere gerek tasarım, gerek uygulama aşamasında destek veren ÇEKÜL Vakfı’na da, değişik illerden gelen yetkililer teşekkürlerini bildirdiler. Sivas, Erzincan, Elazığ, Malatya illerinin, Yukarı Fırat Havzası’nın doğal, tarihsel ve kültürel miraslarının korunması yolundaki ortak çabaların görünür bir ilerlemeye ulaşması ve tarafların farklı projeler üretmelerinin gerekliliği, ilgili yayın organlarına da açıklandı. Toplantıya ev sahipliği yapan Canpolat’a girişimlerinden dolayı teşekkür edilerek, işbirliği ağının daha sıkı bir biçimde kurulması kararı alındı.