Mersin’in tarihi yapılarından biri olan ve özgün mimarisiyle dikkat çeken Mersin Halkevi’nin, diğer bir ifadeyle Mersin Kültür Merkezi’nin 60. yaşı dolayısıyla Semihi Vural tarafından bir kitap hazırlandı.
Cumhuriyetimizin ilk yıllarında Mustafa Kemal Atatürk’ün isteği doğrultusunda kültür ve eğitim seferberliği başlatılmıştı. Ancak resmi okulların dışında, halkın görgüsünün artırılması ve çağdaşlaşmaya ayak uydurması için en önemli kurum Halkevleri olmuştur. 1950'ye gelindiğinde Türkiye’de 478 halkevi ve 4332 halkodası vardı.
Şaşırtıcı… Hepsi yıkılmış, başka işlerde kullanılmış, ama bunlardan bir tanesi, evet yanlış değil, Özdemir İnce’nin dediği gibi, sadece MERSİN HALKEVİ YAŞIYOR…
29 Ekim 1946 tarihinde Cumhuriyet’e armağan edilen yapıdaki ilk gösteri, “Madam Butterfly Operası” adını taşıyor. Bu opera ilk kez, İstanbul’dan önce Mersin Halkevi’nde sahnelendi. 1997 yılında üç kez sahnelenen eser, sonradan bir Mersin efsanesi haline dönüştü. 50 yılda 50 Eser araştırmasında da Mersin Halkevi Binası, Büyük Millet Meclisi Binası ve Ankara Garı ile devlet yapıları kategorisinde ilk üç içinde bulunuyor.
Kitabı hazırlayan Semihi Vural, ÇEKÜL’ün Mersin Temsilciliği’ni de yapıyor.
