Bartın sorumluluk ve önceliklerini tartıştı | ÇEKÜL

Bartın sorumluluk ve önceliklerini tartıştı

09.04.2012

Adını Parthenios ırmağından alan Bartın’da, doğal ve kültürel değerlerinin korunmasında yaşanılan sorunları tartışmak ve kurumlar arası işbirliği sağlayarak kentin özgün kimliğini geleceğe aktarmak için geniş katılımlı bir çalıştay yapıldı.

Bartın Valisi İsa Küçük’ün öncülüğünde düzenlenen “Bartın Coğrafyası Tarihten Gelen Sorumluluklar ve Öncelikler” başlıklı çalıştay, ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen ve uzman ekibinin katılımıyla yapıldı. İlk gün Bartın Irmağı Yalı Boyu, Hükümet Caddesi, Eski Belediye Binası, Hamam Sokak inceleme gezisi yapıldı; Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın inceleme heyetini makamında kabul ederek, müze olarak işlevlendirmek istedikleri eski belediye binasının projelerini paylaştı.

Toplantının düzenlenmesinde emeği geçen ÇEKÜL Vakfı Amasra temsilcisi Hüseyin Çoban ve Amasra ÇEKÜL gönüllüleri, Amasra Belediye Başkanı Mehmet Emin Timur ve ekibinin öncülüğünde Amasra'da da inceleme ve toplantı yapıldı. Ayakta kalma mücadelesi veren Küçük Hamam, Roma Hamamı kalıntısı ve kafe olarak kullanılan Osmanlı Hamamı ile Cenova Şatosu incelemelerinin ardından yapılan değerlendirme toplantısında, ÇEKÜL Amasra gönüllüleri, özel mülkiyetteki Küçük Hamam’ın korunması için oluşturdukları çalışma grupları hakkında bilgi verdi. 

Bartın Coğrafyası Tarihten Gelen Sorumluluklar ve Öncelikler

Bartın Halk Eğitim Merkezi Toplantı Salonunda yapılan çalıştaya,  Bartın Valisi İsa Küçük, Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın,  Amasra Kaymakamı Mehmet Yıldız, Amasra Belediye Başkanı Mehmet Emin Timur, Milletvekili Yılmaz Tunç, Bartın Üniversitesi Rektörü Ramazan Kaplan, öğretim üyeleri, DSİ, Koruma Kurulu gibi kurumların temsilcileri, meslek odaları ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve Bartınlılar katıldı.

Açılış konuşmalarının ardından, Necdet Sakaoğlu “Günümüzün Değerleriyle Bartın ve Amasra’nın Önemi”, Nezih Başgelen “Gravürlerle Amasra-Bartın”, Bartın Üniversitesi Öğretim Görevlisi Selma Çelikyay “Bartın-Amasra”, D.S.İ. Kastamonu Bölge Müdürlüğü “Bartın Irmağı ve Yan Kolları Islah Projesi”, Bartın Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mustafa Artar “Irmak Projesi”, Çetin Asma “Bartın Köprüleri”, "Amasra Müzesi", “Akropol Kazısı” ve Cem Atik “Turizm Eylem Planı” başlıklarında sunum yaptı.

Prof. Dr. Metin Sözen açılış konuşmasında üniversitenin önemine dikkat çekti: “Yıllar önce Bartın’a geldiğimizde ‘Doğa ve Kültürle Varız” demiştik hala aynı şeyi söylüyoruz; doğa öncelikli bir gelecek kurguluyoruz. Göstermelik bir sözcük olmaktan çıksın istiyoruz. Doğa ile çarpan yüreklerle öncelikli bir gündem ortaya koymadıkça, mirasımızı teslim edeceğimiz gençler ağır eleştiriler yapacak. Kimse kurusa bakmasın günlük yaşadığımızı gözlemliyorum. Burada atılacak her yanlış adımın bedelini bir gün öderiz. Yeniliklere açık bir insan olarak yaşadım. Asla arkamda muhafazakâr bir tavır, yani aklımın gerisinde, yanlışı besleyecek bir düşünce şeklini benimsemedim; böyle ayakta kalmaya çalıştım. Bilim adamı demek alternatif gelecek kurgusu ve senaryosu yazman kişi demektir. Bartın çağın her döneminde aydın olmak zorunda olan bir kent olmuştur. Bartın’ı buna zorlayan doğasıdır, geçmişten taşınan kültürüdür. Yıllar önce ilk üniversitelerle sıkı bağ kurmaya Bartın’da Orman Fakültesiyle başladık. Onların doğa bilgilerini, Bartın ormanlarını koruma mücadelelerini, burada yaptığımız toplantıların ana gündemi yaptık. Şimdi de Rektörümüz aramızda ve elde etkileri başarıları anlattı. Eğitimin diriliğini görmek beni çok mutlu etti. İnanıyorum ki Bartın doğasının korunmasında buradaki yerel yönetim ve STK temsilcileriyle işbirliği içinde çalışacaktır. Varlık, yalnız fiziki ortamda olmaz, evlerin korunmasıyla olmaz; insanların o evlerde yaşaması, sevgi dolu gözlerle birbirine bakması, el sıkması, birbirinin gözüne bakarak doğruları konuşmasıyla olur. Beraberliğin getirdiği kültür ancak Bartın’ı ayakta tutacaktır. Hızlı, savruk, plansız, anlamsız itilmelerle toplum yönlendirilmesin istiyoruz. Burada her kesimden insan var ama örgütlenmenin gücüne olan inancımızın tazelenmesi gerekiyor. Bartın TKB’nin kurucularındır o nedenle sorumluluğu büyüktür. Vali ve Belediye Başkanımızın öncülüğünde burada bütüncül bir palanda birleşmek zorundayız. Aklımız ve birikimimizle bir arada olmak zorundayız. ÇEKÜL’ün, Bartın’ın yayında olduğunu söylemek için buradayız. Düzeyli insanları, namuslu uygulayıcıları Bartın’da birleştirmek için buradayız."

Vali İsa Küçük ise, Bartın’da yaşanan değişimleri, azalan sivil mimari örneklerini ve betonlaşma kültürüne geçişi anlattı. Küçük, Bartın’ın doğal ve kültürel değerlerinin korunması için kurumlar arası eşgüdümün sağlanması gerektiğini vurgulayarak, “Yüzünü suya dönen bir Bartın istiyoruz. Bartın ırmağı antik çağlardan buyana Karadeniz için önemli bir ırmak olmuş. Ama biz zaman içinde sırtımızı dönmüşüz. Kentin içinden geçen ve kimlik kazandıran bu suyun varlığını hatırlamak, halkla birlikte sahiplenmek zorundayız,” dedi.

Toplantının sonunda salondan söz alan katılımcılar da Bartın ırmağı ve Amasra termik santrali hakkındaki düşünceleri dile getirdi, konuşmacılara sorular yöneltti.